Bir dönem Borsa İstanbul yatırımcılarının en çok tartıştığı isimlerden biri olan Çiğdem Meto, Uşak Seramik’teki macerasını noktaladı. “Şirketi take over yapacağım” diyerek gündeme gelen Meto, elindeki 74.429.740 adet payı satarak hisseden tamamen çıktı.
Hayaller Take Over, Gerçekler Satış
Çiğdem Meto, geçmişte Uşak Seramik’te etkili bir figür olarak öne çıkmış, şirketin yönetiminde söz sahibi olacağına dair iddialarla yatırımcıların dikkatini üzerine çekmişti. Ancak zaman içinde bu söylemlerle başlayan serüven, yüksek hacimli satışlarla sessizce son buldu.
Nereden Nereye…
Bir dönem Uşak Seramik hisselerinde “oyun kurucu” olacağı konuşulan Çiğdem Meto, bugün itibarıyla hiçbir pay sahibi değil. Yatırımcıların umut bağladığı “take over” söylemleri, yerini büyük bir çıkışa bırakmış durumda.
Meto’nun bu hamlesi, Uşak Seramik yatırımcıları arasında farklı yorumlara yol açtı. Kimileri “hikâyenin sonu geldi” derken, kimileri ise şirketin bundan sonra daha şeffaf ve kendi dinamikleriyle yol alacağı görüşünde.
Borsa kulislerinde ise bu satış, “Çiğdem Meto defteri kapandı” yorumlarıyla değerlendiriliyor.
ÇİĞDEM METO KİMDİR?
Uşak Seramik’te yaşanan yönetim kriziyle adını duyuran Çiğdem Meto, borsa çevrelerinde son dönemin en çok konuşulan isimlerinden biri haline geldi.
Meto, bir dönem şirkette yaklaşık yüzde 6 oranında hisseye sahip olmasına rağmen, küçük yatırımcıları organize ederek toplamda yüzde 30’un üzerinde temsil gücüne ulaştı. Bu adımıyla Uşak Seramik yönetimini devralma girişiminde bulundu.
Genel kurulda gerginlik
1 Temmuz 2024’te yapılan genel kurul toplantısı sırasında çıkan tartışmalar arbedeye dönüşmüştü. Toplantı ertelenirken, Meto’nun kızı da olaylarda yaralandı. Meto, yaşananlara rağmen geri adım atmayacağını açıklayarak “Başladığım işi bitireceğim” ifadelerini kullanmıştı.
Temettü politikası eleştirisi
Çiğdem Meto’nun en büyük eleştirisi, şirketin uzun yıllardır temettü (kâr payı) dağıtmaması. Meto, küçük yatırımcıların bu nedenle mağdur olduğunu savunuyor. Uşak Seramik yönetimi ise elde edilen kârın yatırımlara yönlendirildiğini ve şirketin bu sayede kapasitesini katlayarak büyüdüğünü belirtiyor.
Meto’nun mücadelesi, geçtiğimiz yıl sosyal medyada çok sayıda küçük yatırımcıdan destek bulmuş, bazı yatırımcılar onu “küçüğün hakkını savunan” bir isim olarak nitelemişti.