-Kulis Analiz-

2024'e Türkiye ekonomisi açısından radikal değişimlerin yılı oldu desek yanlış olmaz. Yılın başında %8,5 seviyesinde bulunan politika faizi, sıkı para politikası hamleleriyle %50’ye kadar çıkarıldı. Bu adımlar, hem yerel hem de uluslararası çevreler tarafından olumlu karşılandı, Türkiye’nin kredi notu uluslararası derecelendirme kuruluşları tarafından artırıldı.

Yılın son çeyreğinde TCMB, faiz oranlarını düşürme döngüsüne girdi. Son Para Politikası Kurulu toplantısında piyasanın 150 baz puanlık bir indirim beklediği faiz kararı, 250 baz puanlık bir düşüşle sonuçlandı ve politika faizi %47,5 seviyesine geriledi.

TCMB’den “Güvercin” Mesajlar

Faiz indirimi kararı sonrası yayımlanan metinde, TCMB enflasyon dinamiklerindeki iyileşmeye vurgu yaptı. Kasım ayında enflasyonun yatay seyrettiği ve aralık ayında düşüş beklendiği belirtilirken, yurt içi talebin yavaşlamasının dezenflasyon sürecine katkı sunduğu ifade edildi. Karar metninde ayrıca, para politikasının “öngörülen dezenflasyon sürecinin gerektirdiği sıkılığı sağlayacak şekilde” belirleneceği yinelendi.

Bu açıklamalar, piyasalarda TCMB’nin faiz indirim sürecine devam edeceği yönünde bir algı yarattı. Analistler, özellikle bankacılık sektörünün öne çıkacağı bir döneme girildiğinin altını çiziyor.

Borsa İstanbul’a Yansımalar

Uzmanlar, TCMB’nin gevşeme politikasına başlamasının Borsa İstanbul’da pozitif bir hava yaratabileceği görüşünde. Bu bağlamda bankacılık sektörü hisselerinin öncülüğünde BIST 100 endeksinde yükselişler görülebileceği öngörülüyor. Geçmişteki tecrübeler, para politikasındaki gevşemeni genellikle hisse senedi piyasaları üzerinde olumlu etkiler yarattığını gösteriyor.

Bir diğer görüşe göre ise TCMB’nin ihtiyatlı duruşunu koruduğu da gözden kaçmamalı. Parasal gevşeme döngüsünün devam edip etmeyeceği, önümüzdeki aylarda açıklanacak enflasyon verilerine bağlı olacak. 3 Ocak 2025’te açıklanacak olan 2024 yıl sonu enflasyon verisi, bu süreçte kritik bir rol oynayacak.

Belirleyici Faktörler

2024’ün sonunda asgari ücrete yapılan %30’luk zam ve 2025 için başka bir artışın planlanmadığı yönündeki açıklama, yurt içi talep ve enflasyon dinamikleri açısından önem taşıyor. Bu gelişmeler, gevşeme döngüsünün süresini ve kapsamını belirleyecek temel unsurlar arasında yer alacak.

Özetle TCMB’nin para politikasındaki yönü ve enflasyonun seyrine bağlı olarak 2025, hem Türk ekonomisi hem de Borsa İstanbul açısından hareketli bir yıl olmaya aday. Ayrıca gözler, faiz kararlarının yanı sıra küresel ekonomideki gelişmelerde de olacak.

Kaynak: Kulis Borsa Haber Merkezi