Borsa dünyasında tanınan isimlerden Nihat Özçelik hakkında 2024 yılı sonunda başlayan soruşturma, 2025 boyunca dikkat çeken bir yargı sürecine dönüştü.

Özçelik, aralarında rüşvet ve şantajın da bulunduğu çeşitli suçlamalarla iki ayrı iddianame kapsamında yargılandı.

Tutuklu olarak yargılanan Özçelik, 6 ay sonra tahliye edildi. İşte dava sürecinde yaşananlar:

16 Aralık 2024 – Gözaltı operasyonu ve tutuklama

Nihat Özçelik, “tehdit” ve “şantaj” suçlamalarıyla İstanbul'da düzenlenen operasyonla gözaltına alındı. Aynı soruşturma kapsamında 10 kişi daha emniyete götürüldü. Soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Özçelik’in borsa yoluyla manipülasyon ve tehdit ağı kurduğu iddiasını gündeme taşıdı.

Sorgulamanın ardından İstanbul Sulh Ceza Hakimliği, Özçelik’in tutuklanmasına karar verdi. Tutuklama kararının ardından cezaevine gönderilen Özçelik, ifadesinde aylık gelirinin 20 milyon TL olduğunu beyan etti.

25 Ocak 2025 – İlk dava ve mahkeme süreci

Tutuklu sanık Nihat Özçelik hakkında ilk duruşma 25 Ocak 2025’te İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Özçelik duruşmaya cezaevinden SEGBİS aracılığıyla katıldı. Mahkeme salonunda müşteki sıfatıyla iş insanı Enver Çevik de yer aldı.

Çevik, ifadesinde Özçelik’i doğrudan suçlayarak şu sözleri kullandı:

“Nihat Özçelik denen şahıs yıllardır hakkımda şikayetlerde bulunuyor. Sahte delil oluşturmak kaydıyla polislerle iş birliği yapıp suç işlemiştir. Beni hedef tahtasına koymuştur. Şikayetçiyim.”

Bu davada Özçelik hakkında, rüşvet vermek, yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs, kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak; cebir, tehdit veya hile ile kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmak gibi suçlardan 13 yıldan 36 yıla kadar hapis cezası talep edildi.

7 Mart 2025 – İkinci iddianame hazırlandı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Özçelik hakkında yeni bir iddianame daha hazırladı. Bu kez yeğeni Cem Özçelik de sanıklar arasında yer aldı. İkinci dosyada, rüşvet ve veri suçları başta olmak üzere çok sayıda suçlama yöneltildi.

İddianameye göre Özçelik hakkında; rüşvet verme suçundan 4 yıldan 12 yıla, kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirme ve yaymaya azmettirme suçundan 5 kez 2 yıldan 4 yıla, haberleşmenin gizliliğini ihlal suçundan 5 kez 1 yıldan 3 yıla kadar olmak üzere toplamda 19 yıldan 47 yıla kadar hapis cezası talep edildi.

İddianamede, sanıklarla bazı polisler arasında geçen WhatsApp mesajları da delil olarak sunuldu. Bu mesajlarda sanık polis Muhammet Ç.’nin sorgulamalar karşılığı aylık 35 bin TL aldığı, para için IBAN gönderdiği ve şu ifadeleri kullandığı yer aldı:

“Kazandığımız 5 lira, girdiğimiz stres 5 milyonluk yemin ediyorum."

23 Haziran 2025 – Mahkeme tahliye kararı verdi

Aylar süren tutukluluğun ardından 24 Haziran 2025’te İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada Özçelik ve üç sanık hakkında tahliye kararı verildi.

Savunmasında suçlamaları reddeden Nihat Özçelik şunları söyledi:

“Hiç kimseye rüşvet vermedim. Banka hesap hareketlerim her şeyi ortaya koyuyor. Daha önce de benzer kumpaslara uğradım. Aylık 20 milyon TL gelir elde ediyorum ve şirketimde bin kişiye istihdam sağlıyorum.”