Borsada işlem gören bir şirketin hisselerinin belirli bir yüzdesi halka açık olarak yatırımcıların alım-satımına sunulur. Halka açıklık oranı, şirketin toplam hisseleri içindeki halka arz edilen kısmının yüzdesini ifade eder.

Yatırımcılar için halka açıklık oranının az veya çok olması, hissenin likiditesi, volatilitesi ve fiyat hareketleri açısından önemli bir faktördür. Peki, halka açıklık oranının düşük olması yatırımcılar için avantaj mı, dezavantaj mı?

Halka Açıklık Oranının Az Olmasının Avantajları

Fiyat İstikrarı: Halka açıklık oranı düşük hisselerde fiyat dalgalanmaları daha az olabilir. Büyük hissedarlar hisseyi uzun vadeli tuttukları için ani satışlar daha az görülür.

Şirket Yönetiminde Güçlü Kontrol: Şirketin büyük ortakları hisselerin büyük bölümüne sahip olduğu için karar alma süreçleri daha kontrollü ilerler. Yönetimde istikrar sağlanabilir.

Daha Az Spekülatif Hareketler: Düşük halka açıklık oranı, hisse üzerinde spekülatif işlemleri azaltabilir. Küçük yatırımcıların yoğun alım-satımıyla manipülatif fiyat hareketleri görülme olasılığı düşer.

Halka Açıklık Oranının Az Olmasının Dezavantajları

Düşük Likidite: Az sayıda hissenin işlem görmesi, alım-satım yapmayı zorlaştırabilir. Büyük yatırımcılar satışı tercih etmediğinde hisse bulmak zor olabilir.

Ani Fiyat Hareketleri: Küçük bir yatırımcı grubu bile hisse üzerinde büyük etkiye sahip olabilir. Küçük işlemlerle fiyatlar hızlıca yükselip düşebilir.

Kurumsal Yatırımcıların İlgisi Az Olabilir: Halka açıklık oranı düşük olan hisseler, büyük fon ve kurumsal yatırımcılar için cazip olmayabilir. Bu da hissenin geniş yatırımcı tabanına ulaşmasını zorlaştırabilir.

Yeşil GYO hissesi Borsa İstanbul'a 'taban'la döndü Yeşil GYO hissesi Borsa İstanbul'a 'taban'la döndü